MİRAS HUKUKU
Gerçek kişi miras bırakanın ölümü, gaipliği veya ölüm karinesinin kabulü halinde mal varlığının intikalini hukuka uygun düzeyde gerçekleştirmeyi amaçlayan bir özel hukuk dalıdır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun üçüncü kitabında madde 495 – madde 682 hükümleri arasında düzenlenmektedir.
Mirasçı
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre iki tür mirasçı söz konusudur:
- yasal mirasçı: Doğrudan doğruya kanun yoluyla miras bırakanın terekesini üstlenen kişi.
- atanmış mirasçı: Miras bırakanın ölmeden önce kendi iradesiyle gerçekleştirdiği ölüme bağlı tasarruf yoluyla terekesinin tamamının veya bir kısmını üstlenmesini istediği kişi.
Ölüme Bağlı Tasarruflar
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre ölüme bağlı tasarruflar iki çeşittir:
- vasiyetname: Miras bırakanın tek taraflı iradesiyle vasiyet sunarak terekeyi paylaştırmayı amaçlayan tek taraflı hukuki işlemdir. Vasiyetname, resmi şekilde, adi yazılı şekilde veya sözlü olarak yapılabilmektedir. Vasiyetname yapabilmek için kanunen ayırt etme gücüne sahip olmak ve 15 yaşını doldurmuş olmak gerekmektedir.
- miras sözleşmesi: Miras bırakanın ölümünden sonra sonuç doğuran, karşılıklı irade beyanlarını içeren sözleşmesel nitelikteki hukuki işlemdir.
Miras Hukuku Uyuşmazlıkları
Uygulamada miras hukukundan kaynaklı ortaya çıkan uyuşmazlık türlerinden bazıları aşağıdaki şekildedir:
- Muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil
- Mirasın paylaştırılması yoluyla ortaklığın giderilmesi
- Saklı paylı mirasçıların tenkis talebi
- Mirasta denkleştirme ve terekeye iade
- Vasiyetnamenin açılması, tenfizi, iptali
- Vekalet ilamı çıkartılması, vekalet ilamının iptali
- Miras sözleşmesi ve iptali
- Terekenin tespiti
- Terekenin korunması
- Iskat davası
- Mirasçılıktan ıskat kararının iptali davası
- Tapu kütüğündeki kişi ile miras bırakanın aynı kişi olduğunun tespiti







